Ryder Collins / RC

[SadecExE]

Bölüm 1: Ayrılıklar ve Başlangıçlar
Kasvetli bir akşam… Yağmur camları dövüyor, sokak lambalarının ışığı ıslak asfalta yansıyordu. Ryder Collins, odasında yatağına oturmuş, elindeki eski bir oyuncak arabayı çevirip duruyordu. Bu oyuncak, babasının ona aldığı nadir şeylerden biriydi. Küçükken arabaları çok severdi, ama o zamanlar gerçek arabalarla bir gün hayatının bu kadar iç içe olacağını bilmiyordu.

Babasının ihanetini öğrendiği geceyi hatırlıyordu. Mutfağın köşesinde oturmuş, annesiyle babasının kavgasını dinlemişti. Annesinin sesi titriyor, babası öfkeli bir şekilde bağırıyordu. Sonrasında kapı çarptı, babası gitti. Geriye, sessiz bir ev ve annesinin bitkin gözleri kalmıştı. Ryder o zamanlar henüz bir çocuktu ama o gece büyüdüğünü hissetmişti.

Yıllar geçti, lise başladı. Ama Ryder için okul hiçbir zaman bir anlam ifade etmemişti. Onun dünyası kitaplardan değil, sokaklardan ve motor seslerinden oluşuyordu. Leroy ile tanışması da bu döneme denk gelmişti. Leroy okuldan çok tamirhanede vakit geçiren biriydi, ama Ryder’ı hayatında ilk kez heyecanlandıran bir şeye sürüklemişti: Car Meet’ler.

O geceyi hatırlıyordu…

Motor sesleri, lastik dumanı, neon ışıklarının altında bir araya gelmiş yüzlerce araba tutkunu… Ryder’ın içi kıpır kıpır olmuştu. Motor kaputları açılmış, herkes arabalarını sergiliyordu. Kimisi şov yapıyor, kimisi yarışıyordu. O an, Ryder’ın içindeki kıvılcım ateşe dönüştü.

“Bu işin içindeyim,” diye düşündü.

Leroy ile geçen günler, tamirhanelerde geçen geceler, yarışlara hazırlanan arabalar… Her şey hayalini kurduğu gibi ilerliyordu. Ama hayat hiçbir zaman düz bir yol gibi değildi. Leroy okulu bırakmıştı, şimdi de Ryder’ın karar verme vaktiydi. Annesine destek olması gerekiyordu, ama aynı zamanda kalbi ona başka bir yol çiziyordu. Tereddüt etmedi. Okulu bıraktı ve Leroy’un yanında çalışmaya başladı.

Zaman geçti, ilk arabalarını aldılar. Hurda gibiydi ama motoru canavardı. Geceleri sabahlara kadar çalıştılar. Ellerindeki bütün parayı bu arabaya yatırdılar. Sonunda hazırdı. Ryder ilk yarışına çıktı ve kazandı. O gece bir şampiyon doğdu, ama aynı zamanda düşmanlar da kazandı.

Giderek daha fazla yarış kazanıyor, ama aynı zamanda daha tehlikeli hale geliyordu. Rakipleri ona “dikkatsiz” diyor, agresif sürüşünden şikayet ediyordu. Umurunda değildi. Gaz pedalına ne kadar basarsa, geçmişinden o kadar kaçıyordu.

Ama kaçış her zaman mümkün değildi…

Bir gece, kazandığı bir yarıştan sonra parasını almak için rakibinin yanına gittiğinde, paranın ödenmeyeceğini öğrendi. Laf dalaşı kavgaya dönüştü. Yumruklar havada uçuştu, Leroy ve Ryder dövüldü. Yetmedi, arabaları parçalandı. O gece Ryder, sokakların yalnızca hızdan ibaret olmadığını, aynı zamanda hayatta kalma mücadelesi olduğunu öğrendi.

Sonra annesi hastalandı… Hastaneye kaldırıldı. Ryder hayatında ilk kez gerçekten korktu. Yarışlarda defalarca ölümü ensesinde hissetmişti ama hiçbir şey bu kadar çaresiz hissettirmemişti. Bir hafta içinde annesi vefat etti. Ryder’ın dünyası karardı.

Günlerce evde oturdu. Hiçbir şey yapmadan, boş boş duvara bakarak… Sonra bir gece, aniden ayağa kalktı. Garaja gitti. Hurdaya dönmüş arabasının yanına oturdu. Ellerini kaputun üzerine koydu ve derin bir nefes aldı.

“Tekrar başlayacağız,” dedi kendi kendine.

Leroy’u aradı. Motorun sesi tekrar yankılanmaya başladı. Ama bu sefer her şey daha farklı olacaktı…

Bölüm 2: Gaz, Kan ve Yeniden Doğuş
Gecenin sessizliği, Ryder’ın zihnindeki fırtına kadar huzursuzdu. Elinde bir anahtar, karşısında ise kaderini yeniden yazmaya hazır bir makine duruyordu. Annesini kaybettiğinden beri ilk kez bir şeyler yapması gerektiğini hissediyordu. Boş boş oturup geçmişi düşünmek onu bir yere götürmeyecekti.

Leroy kapıdan içeri girdiğinde Ryder’ın yüzündeki ifadeyi gördü. Artık eski Ryder değildi. O hırslı ama kaygısız genç adam gitmiş, yerine intikam duygusuyla yanıp tutuşan biri gelmişti.

"Başlıyoruz değil mi?" diye sordu Leroy.

Ryder cevap vermedi, sadece başını salladı ve kaputu açtı.

O gece motorun her parçasını, süspansiyonu, diferansiyeli tek tek kontrol ettiler. Kazadan sonra araçta ciddi hasarlar vardı, ama Leroy ve Ryder için bu sadece bir fırsattı. Daha iyi, daha hızlı ve daha dayanıklı hale getireceklerdi.

Ama Ryder’ın bir eksiği vardı.

O, güçlü bir sürücüydü ama fazla agresifti. Kazadan önce sadece hıza odaklanıyor, her virajı sanki düşmanmış gibi alıyordu. O yüzden yarışçılar arasında pek sevilmiyordu. Yarış kazanıyordu ama rakiplerini kırıp geçiyordu. Taktik düşünmüyordu, sadece bastığı kadar bastığını sanıyordu. Bu yüzden kaza yaptı. Ve bu yüzden şimdi tekrar başlaması gerekiyordu.

"Bu sefer farklı olacak," dedi Ryder, kaputu kapatırken.

Leroy ona baktı, kaşlarını kaldırdı. "Nasıl yani?"

"Sadece hız yetmez. Düşünmem lazım. Yarışlara sadece gazlayarak giremeyeceğimi öğrendim. Bu sefer kafamı da kullanacağım."

Leroy hafifçe gülümsedi. "Bunu duymak güzel dostum. Çünkü hız seni kazandırır ama akıl seni zirveye çıkarır."

**Bölüm 3: İlk Adım, Eski Düşmanlar**
Haftalar geçti. Ryder ve Leroy, arabayı tekrar hayata döndürdüler. Ama bu sefer yalnızca motoru güçlendirmediler. Ryder, aracın aerodinamiğiyle, süspansiyonuyla, hatta lastik basınçlarıyla bile ilgilenmeye başladı. O artık sadece bir yarışçı değil, gerçek bir sokak pilotuydu.

Ama dönüşü sessiz olmayacaktı.

İlk yarışına katılacağı gece, eski düşmanlarından biri olan Vince Carter ona yaklaştı. Vince, Ryder’ın parasını vermeyen ve onu döven ekibin içindeydi. Ama şimdi tek başına gelmişti.

"Geri döndüğünü duydum," dedi Vince.

Ryder hiçbir şey söylemedi, sadece arabasının kapısını temizlemeye devam etti.

"O kadar kolay değil dostum," diye devam etti Vince. "Bu sokaklar unutur sanıyorsun ama unutmaz. Senin borcun var. O gece bizden çaldığın yarış parasını almayı unutmadık."

Leroy öne çıktı. "O gece sizin paranız değildi, bizim hakkımızdı."

Vince güldü. "Bakın kim hala kahramancılık oynuyor. Sorun değil, Ryder zaten yarışta olacak. O yüzden işi pistte çözelim."

Bölüm 4: Kurallar Yok, Sınırlar Yok
Motorun sesi geceyi delip geçerken Ryder'ın elleri direksiyonu sımsıkı kavradı. Kazadan sonra ilk ciddi yarışına çıkmıştı ve kaybetmişti. Ama onun derdi kaybetmek değildi… Asıl mesele, Vince’in şımarık sırıtışı ve onu küçük görmesiydi.

Vince arabasından inip ağır adımlarla Ryder’a yaklaştı. "Sana ne dedim, dostum?" dedi alaycı bir sesle. "Bu sokaklar unutmuyor."

Ryder cevap vermedi, sadece onun gözlerine dik dik baktı.

"Borç borçtur," diye devam etti Vince. "Kaybettin, şimdi ödeme zamanı."

Vince, elini uzattı. Ama o an, Ryder bir saniye bile düşünmeden kafasını hızla öne savurdu. Vince’in burnu çat diye kırıldı. Kan sıçradı. Vince, acıyla yere kapaklanırken Ryder dizlerinin üstüne çöküp onu tekmelemeye başladı.

"Doğru dedin," dedi nefes nefese. "Bu sokaklar unutmuyor."

Vince yerde kıvranırken etrafı sessizlik kapladı. Kimse bir şey demedi, herkes şaşkınlıkla olanları izledi. Ryder’ın kaybetmesine sevinen birkaç kişi bile şimdi tereddütle geri çekiliyordu. O sadece hızla değil, hırsla yarışıyordu. Ve kaybettiğinde bile dişlerini gösteriyordu.

Ryder, kimseye bir şey söylemeden arabasına bindi. Motoru çalıştırdı, lastikleri gıcırdatarak mekândan uzaklaştı. O gece, geri döndüğünü sadece yarışçılara değil, sokaklara da hatırlattı.

Ama bu iş burada bitmeyecekti…

Bölüm 5: Kaçış Yok
Ryder gece boyunca şehri turladı. Başını soğutması gerekiyordu. Adrenalin damarlarında akıyordu ama kafasının içinde bir ses yankılanıyordu: "Daha akıllı olmalısın. Sadece saldırmak yetmez."

Gece yarısına doğru bir benzinliğe yanaştı. Arabasını park edip dışarı çıktı. Ellerini yüzüne götürdü, derin nefes aldı. Çenesinde hala Vince’in kanı vardı. Ellerini temizlerken bir araba sesi duydu.

Kırmızı bir Challenger, yavaşça benzinliğe yaklaştı. Cam açıldı ve içinden tanıdık bir yüz çıktı. Yoshihara.

"Kavgaların bitmiyor ha, Ryder?" dedi sakin bir sesle.

Ryder, Yoshihara'nın bakışlarına karşılık verdi. Bu adam sıradan biri değildi. Şehirdeki en iyi tamircilerden biriydi ama herkes onun sokakların gerçek sahibini tanıyan adam olduğunu bilirdi. Onun garajında çalışan herkes ya büyük bir yarışçı ya da büyük bir belaya bulaşmış biriydi.

"Sana bir şans daha veriyorum," dedi Yoshihara. "Garaja geri dön. Ama bu sefer sadece çalışmak için değil. Kazanmak için."

Ryder bir an durdu. Bu, onun için bir dönüm noktasıydı. Yoshihara'nın garajı sıradan bir yer değildi. Oraya giren herkes ya efsane olurdu ya da unutulurdu.

Bir seçim yapması gerekiyordu.

Ryder hafifçe sırıttı, başını salladı. "Ne zaman başlıyoruz?"

Yoshihara, sigarasını yere attı, ezdi ve gaza bastı. "Hemen."

Ryder, bir kez daha gaz pedalına bastı ve geceye karıştı. Ama bu sefer, sadece bir yarışçı olarak değil. Bir sokak efsanesi olmaya giden yolda ilk büyük adımını atıyordu…

Bölüm 6: Karanlığın İçinde Bir Seçim
Yoshihara’nın garajı, dışarıdan bakıldığında sıradan bir tamirhane gibi görünüyordu. Eski tuğla duvarlar, büyük bir sürgülü kapı ve önünde sıralanmış birkaç eski model araba… Ama Ryder içeri adım attığında, buranın sıradan bir yer olmadığını hemen anladı.

Garajın içinde çalışanlar vardı. Herkes sıcak kanlıydı, Ryder’a sanki yıllardır oradaymış gibi davrandılar. Mekânda kahkahalar yükseliyor, motor sesleriyle karışıyordu. Ama iki gecedir burada vakit geçiren Ryder, bu garajın yalnızca bir tamirhane olmadığını fark etmeye başlamıştı.

İşler tuhaftı.

Geceleri garajın arkasındaki küçük odalarda ne konuşulduğunu kimse bilmiyordu. Bazen gelen arabaların bagajları hiç açılmıyordu. Yoshihara’nın adamları, bazı motorları sessizce tamir edip, arabaları bir yerlere gönderiyorlardı. Ryder’a şimdilik kimse bir şey sormuyordu ama garajın sadece yarışlarla ilgilenmediği çok açıktı.

Ryder her şeyi anlayana kadar sessiz kalmaya karar verdi.

Ama bir şeyler dönüyordu ve o, eninde sonunda bir seçim yapmak zorunda kalacaktı.

[LoneLiness11]

aslanım beklemedeyiz...

[SadecExE]

[SadecExE]

[SadecExE]

Bölüm 7: Bilinmeyen Kargo

Ryder, gecenin karanlığında şehrin arka sokaklarında kendi halinde takılıyordu. Bir elinde sigarası, diğer elinde telefonuyla vakit öldürüyordu ki bilinmeyen bir numara ekranda belirdi. Kaşlarını çattı, numara tanıdık gelmiyordu ama bir anlık tereddütten sonra telefonu açtı.

Telefonun diğer ucundaki ses tok ve kendinden emin bir tondaydı. Kendi numarasını nereden bildiklerini sorgularken, adının söylenmesi içini huzursuz etmişti. Marcus’un adını uzun zamandır duymamıştı. Tanımadığı biri, tanıdığı birini söylüyorsa bu işin içinde bir şeyler vardı.

Drag'ın havalimanında olduğunu öğrenince fazla düşünmeden arabasına atladı. Terminal çıkışında onu bulduğunda, Drag uzun boylu, sert bakışlı biriydi. Yüzünde hafif bir gülümseme vardı ama bu gülümsemenin ardında ne olduğunu anlamak zordu. Kısa bir bakışmadan sonra Ryder gaza bastı ve şehre daldılar.

Drag elindeki buruşturulmuş kağıdı Ryder’a uzattı. Kağıtta Ryder’ın numarası, kişisel bilgileri ve en altta altı haneli bir numara vardı. Ryder bu numarayı bir yerden hatırlıyordu. Gözlerini kıstı, sonra bir anda yerine oturdu her şey—liman.

Gazı kökleyip limana yöneldi. Sisli hava, konteynerlerin oluşturduğu dar geçitler… Tanıdık ama aynı zamanda tehlikeli bir atmosfer. Uygun numarayı bulduklarında Ryder konteynerin kapısını açtı. İçeride Drafter model bir araç vardı. Kapısı aralık duruyordu, koltukların üstüne rastgele atılmış destelerce para.

Ryder bir an durup etrafına baktı. Drag sessizce izliyordu. Bu paranın nereden geldiğini ya da neden burada olduğunu bilmiyordu ama bildiği bir şey vardı—Marcus’un planları her zaman bir şeyleri değiştirirdi.

Drag, bir emanet miydi? Bir belaya mı dönüşecekti, yoksa Ryder’ı hiç beklemediği bir noktaya mı taşıyacaktı? Bu sorunun cevabını zaman verecekti.

[MrYusuf]

 Merhaba @SadecExE

Bölüm kuralları gereği karakter tanıtımınız arşive alınmıştır, tekrardan aktif etmek istiyorsanız aşağıdaki eklentiyi uygun şekilde doldurarak talepte bulunabilirsiniz.

  Vice Online, 7/11/2023 - 6:47 PM yazdı:

 

Bölüm Kuralları
 

 

1. Bu forum bölüm de karakterinizin hayat hikayesini özelliklerini fotoğraflarını vb. gibi detaylandırarak paylaşabilirsiniz. 2.Bu bölümde Spam/Flood yasaktır, konuya gelen yorumlara karşılık topluca cevap verilmesi önerilir aksi takdirde cezalandırılır. Yine aynı şekilde paylaşacağınız ekran görüntülerini tek bir iletide toparlamalısınız. 3. Pornografik veya erotik konuları ile alakalı içerikli görüntülerin paylaşımın da ise +18 ibaresi ile spoiler içerisinde paylaşılması zorunludur aksi takdirde yöneticiler tarafından cezalandırılır. 4. Konunuz ile alakalı sizi rahatsız eden bir mesaj içeriği bulunduğunda tartışma çıkartmak yerine lütfen ‘’moderatöre rapor et‘’ ibaresini kullanınız. 5. Paylaştığınız karakter tanıtımında özgün içerik kullanın çalıntı tasarım veya hikaye,özellikleri vb. gibi durumlarda tespit edildiği takdirde konunuz yöneticiler tarafından silinir. 6. Türk/Müslüman karakter rolleri sunucuda yasaktır, bu karakterlerde karakter tanıtımı açan kişilerin konusu silinecektir. 7. Sadece yorum olsun diye, tek kelime, gelişigüzel, ileti kasmak adına yapılan yorumlar silinecektir. 8. Konu dışına çıkan iletiler silinecektir. 9. Yasaklanan hesaplar/karakterler ve otuz gün boyunca ileti almamış konular sahibinin izni olmadan Arşiv bölümüne taşınacaktır. 10. Sunucuda olmayan bir karakter için karakter tanıtımı oluşturulamaz. Oluşturulan karakter tanıtımındaki karakter, sunucuda aktif bir karakter olmalı.